Hünkar Hanım, Gaffuru İstanbul'a yolladı Yılmaz'ı araştırsın diye. Gitti öğrendi her şeyi Gaffur. Yılmaz, ustasının evini aramıştı, yengeyle konuşuyordu, kadına bizi arayıp soran olursa hiçbir şey söyleme diyecekti, telefon kesildi. Tam o sırada kapı çalındı, gelen Gaffur'du; Yılmaz'ın asker arkadaşıyım deyince kadın her şeyi anlattı. Üstelik usta da felç olmuş. Yılmaz'ın vurduğu adamın kardeşleri tamirhaneyi basıp adamı konuşturmak için çok dövmüşler, yaşlı adama da felç inmiş.
Demir bey, Züleyha'ya sırılsıklam aşık olduğunu anladı. Ve bunu kıza belli de etti. Bu sırada Demir Bey'in nasıl biri olduğunu da yavaş yavaş öğreniyoruz; zenginliğinden aldığı güçle her şeye hakim olabileceğini düşünen, bu gücü ve hakim olma duygusunu çok seven biri. Hünkar Hanım da güçlü, adaletli, sert ve oğlu için her şeyi yapabilecek bir kadın.
Bu arada ölen adamın kardeşleri de Yılmaz'ın peşindeler, adamlarını Adana'ya yollamışlar. Yılmaz'ı sordu adam, "böyle biri yok burada" dedi Hünkar Hanım. Yılmaz ve Züleyha ile ilgili öğrendiklerini de gelip büyük bir sevinçle anlatan Gaffur'a susmasını, zamanı gelince kendisinin açıklayacağını söyledi.
Evin eski gelini hamile olduğunu herkese göstermek için geldi. Kendisinde bulunan bir takıyı geri verme bahanesiyle gelmiş. "Adını kısır geline çıakrttığınız günleri unutmadım" diye nispet yaptı. Hünkar Hanım iyice telaşlandı, oğlunun kısır olduğu konuşulacak diye çok üzüldü, bunu engellemek için ne yapacağını düşünüp durdu. Tesadüfen Züleyha'nın hamile olduğunu da öğrendi.
Bu arada Yılmaz sahte nüfus cüzdanlarını yaptırdı, artık kaçmaları için bir neden de kalmadı. İki sevgili uzaklara kaçmanın hayalini kurup heyecanlanırken Hünkar Hanım kendi planını yapıyordu, harekete geçmek için oğlunun evden uzaklaşmasını bekledi. Demir, iş için yurt dışı seyahatine gitti. Hünkar Hanım da telefonu eline aldı ve polisi arayıp Yılmaz'ı ihbar etti. Jandarma çiftliği bastı, Yılmaz'a "teslim ol" çağrısı yaptı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder