Ali Asaf'ın yaptığı evlilik teklifi Eylül'ün çalan telefonu ile bölünür. Serdar onu arar ve "Babaannenin raporunu ben değiştirdim. Yalnız değildim. Hepsi biliyordu" derken içeriye bir polis girer. Telefonu şaşkın Eylül'ün yüzüne kapatır. Adama tehdit ve tembihler sıralarken adam bağırmaya başlar. Polis de Serdar'ı yastıkla boğarak öldürür. Eylül telaşla Ali Asaf'ı iterek hastaneye doğru harekete geçer.
Ali Asaf ve Esma koşarak giden Eylül'ün evlilikten korktuğu için kaçtığını düşünmektedir. Tam bu sırada 1 kız ve 1 erkek çocuğu olan bir aile araba ile cafenin hemen yakınında kaza yapar. Baba hemen oracıkta ölürken; erkek çocuğun kafatası omuriliğinden çıkmış; kız çocuğun ise kaburgaları kalp ve akciğerine girmiştir. Çok dikkatli bir şekilde hastaneye götürülür.
Yapılan incelemede erkek çocuğun beyin ölümü gerçekleşmiş; kıza ise eğer kalp ve akciğer nakli yapılmazsa ölecektir. Anneyi zor bir karar beklemektedir. Oğlunun kalp ve akciğerinin kızına nakledilmesine karar vermek zorundadır. Çok zor da olsa anne razı olur ve iki çocuğu da ameliyata girer. Kız çocuğu yaşar.
Eylül hastaneye geldiğinde kendisini Serdar'ın aradığını öğrenir ve adamın yanına gider. Odaya girdiğinde adamın öldüğünü görünce fevri davranıp olay çıkarır. Oğuz'a babaannesinin durumunu ve Sinan'ın hatasını anlatır. Sinan; Eylül'den Serdar'ın öldüğünü öğrenince şaşırır. Eylül ile restleşirler. Eylül morga girmek için çabalar ama öldüren polisi ve morg görevlisini geçemez.
Sinan ise ilk defa suçsuzdur. Sinan; polise sadece Serdar'ı korkutmasını söylemiş ama adam kendisini dinlemeyince onu öldürmüştür. Şimdi ise adli tabibin yapacağı otopsiden korkmaktadır. Sinan'a da Serdar'ın kendi kendine öldüğü yalanını söyler. Sinan da içi rahat babasına ve Ziya Nur'a söyler. Süleyman ise ertesi gün Ziya Nur'a bir hasta yakınının şikayetini bahane edip Eylül'ü işten çıkarmaları gerektiğini söyler. Ziya Nur kabul etmez
Eylül'ün üvey annesi polikliniğe gelir. Eylül bakmak istemez ve Oğuz'dan hastayı almasını ister. Oğuz sebebini söylemediği için kabul etmez. Ama sonrasında konuşmalarını duyup hastayı alır.
Serdar'ı öldüren polis Sinan'a kendiliğinden ölmediğini söyler. Ancak polis kendince sorunu çözmüştür. Cesedin otopsiye gönderilmesine engel olmuşlardır. Diğer taraftan Ali Asaf da askerlikten tanıdığı başka birinden Serdar'ı ve olayları araştırmasını ister. Cesedin otopsiye gitmediğini öğrenir. Bu arada Süleyman da Ziya Nur'u organ nakli merkezini iptal etmesi için sıkıştırmakta hatta tehdit etmektedir. Ziya Nur oğlunun olayları öğrenmesini istemediği için ikilemde kalır.
Esma trafik kazası ve annenin kararından sonra tramva geçirip cafe ile ilgilenmez. Oraya gelen Mehmet kıza yardım edince kendisi işten atılır. Esma da Mehmet'i işe alır. Mehmet hastaneye gelip cafenin broşürünü dağıtırken Eylül ile karşılaşır. Beraber yarışarak yola koyulurlar. Ali Asaf da kızı arar. Telefonda konuşurlarken motorsikletle giden Mehmet'e Eylül'ün gözü önünde bir araç çarpar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder