Melek; Efe'den Şule'nin onu bilerek kurtarmadığını öğrenir. Ama Şule kendi çocuğundan sütünü esirgemek pahasına Efe için ilaçları içtiğini söyler. İlaçlar yüzünden de uyuştuğunu söyler. Oysa ki ilacı içmemekte, herkesin gözünün önünde mama hazırlayıp sonra onu döküp kimse yokken bebeğini emzirmeye devam etmektedir.
Hasan; Akça'nın annesi Emine'nin boğazına sarılıp kendisine Akça'yı getirmesini ister. O da hastaneden öğrendikleri Ali Kemal'in evinin adresine gider. Akça ikna olmaz. Panikler. Ali Kemal onu teselli ederken Şule onları görür. Ertesi gün Akça'yı evden kovar
Melek Asiye hanımın zorlamasıyla Akça'ya her şeyin yolunda olduğunu, çocuğun güvende olduğunu söyler. Kıza gitmesi gerektiğini söyler ama onlar git dedikçe Akça kalması gerektiğini düşünmeye başlar. Asiye'ye Şule'ye güvenmeyi beklemekte olduğunu söylediğinde kadın Akça'ya sert konuşur
Ada isminde bir arkadaşı onu ziyarete gelir ve doğum günü partisine çağırır. Akça da gelir. Arabalarını Hasan'ın adamları takip eder. ali Kemal bir benzinliğe girer. Polislerle konuşur. Adamlar giremez ama Hasan tuvalette Efe'ye mektup verir. Efe'nin Akça'ya verdiği mektupta o akşam 8e kadar vakti olduğunu ama eğer gelmezse; gelip kendisinin alacağını, eve baskın vereceğini; kan döküleceğini yazmaktadır.
Partiye gidemez, yoldan dönerler. Asiye hanım "O kızı evimde istemiyorum" diye ortalığı yıkar. Akça odasına çıkıp eşyalarını toplar. Efe gitmemesini ister. Tam çıkacakken mutfak penceresinden bebeğini emziren Şule'yi görür. Kadının yalan söylediğini, ilaç içmediğini anlar. Ali Kemal'in karşısına çıkar ve "Hasan evi basıp beni almaya geliyor" der.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder