İstanbullu Gelin 11. bölüm özet. Süreyya Begüm'ü öğrenecek mi

Süreyya'nın köşke getirdiği Emir'in Begüm'ün oğlu olduğu üstelik 10 yaşında olması herkesin kafasında soru işaretleri oluşmasına yol açar. Süreyya da Emir de Faruk'a ne olduğunu sorduğunda geçiştirir. Öte yandan günün sonunda Begüm'ün arkadaşının acil ameliyatı çıkınca Süreyya çocuğun onlarda kalabileceğini söyler. Gece onların yatak odasında kalır.

Sabah çocuğu okula bırakan Faruk çocuğun kimliğine bakar ve baba adında 'David' yazdığını görür. İlişkilerinin sonuna doğru hayatlarına giren bir ingiliz doktor arkadaşıdır. O zamanlar kızla yakından ilgilendiği için kıskançlık bile yaptığı bu adamın çocuğun babası olduğunu okuması Faruk'u rahatlatır. Annesine de kardeşlerine de böyle söyler. Begüm'ün arkadaşına onlardan uzak durmalarını söyler. Ters davranır.

Begüm'ün tedavisi iyi gitmiştir. İki gün sonra eve döner. Oğlunun o kadar zamanı Boran ailesi ile geçirmesinden hoşlanmamıştır. Arkadaşı Faruk'un tepkisini anlatınca daha da emin olur.

Dilara o geceden sonra kendisini Adem'in aramamasına çok bozulur ve adamı arayıp epey yüklenir. Gece adam kıza kendisini affettirir. Anneler günü şerefine hizmetli kadına Esma sultan da dahil herkes hediyeler alır. Esma hanımın da Süreyya'nın da anneler gününü kutlarlar.

Öte yandan işini sağlam yapmak isteyen Esma çocuğun evde kalan matarası ile Faruk'un diş fırçasını Dna testine yollatır. Ama test sonucu gelmeden Faruk çocuk benden değil diyince Begüm'ün evine gidip kadına hakaret eder.

Fikret ise Adem ile mazot işine girdiği için mutludur. Annesine kızdığı bir anda Begüm'ün Faruk'un eski kız arkadaşı olduğunu İpek'e söyleyiverir. İpek eski albümleri karıştırıp ikilinin bir resmini bulur. Hayli samimi olan resmin arkasında Faruk'un sırılsıklam aşık bir yazısı da vardır.

Tam Faruk Süreyya'ya Begüm ile ilgili gerçeği söylemek için yanına gidecekken İpek bulduğu resimleri Süreyya'ya verir. İyi niyetli gibi bu yaklaşım Süreyya'yı da şüphelendirse de kız resimlere bakmaya başlar. Resmi görür; içeri Faruk girer tam "Sana bir şey anlatmam lazım" derken Süreyya'nın kanaması başlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder